
Bilindiği gibi ülkemizin taraf olduğu BM Engelli Hakları Sözleşmesi 11. madde ile acil insani durumlarda engellilerin korunması için gerekli tüm tedbirleri alması gerektiği konusunda yükümlülüğü bulunmaktadır. Derneğimiz de bu doğrultuda kovid-19 aşılama sürecinde engelli bireylerin öncelikli gruplar arasında yer alması için çalışmalar yapmış ve halen de yapmakta, gerek karar vericiler nezdinde gerekse medyada çıkan haber ve röportajlar kanalıyla engellilerin aşılanması talebini dile getirmektedir.
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin KOCA tarafından 27 Mayıs tarihli twiti ile “tam bağımlı orta düzey ve ağır engelli vatandaşlarımıza” aşı hakkı tanımlandığı duyurulmuştur. (https://twitter.com/drfahrettinkoca/status/1397832751563292672) Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sayın Derya YANIK’a, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Sayın Dr. Orhan KOÇ’a engellilerin ve ailelerin aşılarda öncelikli olması konusundaki çabaları için teşekkür ediyoruz. Bir üyemizin kovid-19 aşı deneyimini aşağıda bilgilerinize sunuyoruz:
- Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin KOCA’nın paylaştığı twitde hangi kriterlere göre “ağır düzey” ve “orta düzey” kastedildiği anlaşılamamıştır. Muğlak ifadelerdir.
- Sağır bireyler için aşı hakkı çıkıp çıkmadığını e-nabiz’dan kontrol edilebileceğini anlatan bir işaret dili videosu mevcut değildir, mevcut ise yeterince yaygınlaştırılmamıştır.
- Üyemiz Enabiz.gov.tr adresinde aşı hakkını kontrol edip aşı için öncelikli gruplar arasında yer aldığını gördüğünde “Randevu al” butonuna tıklamıştır. Açılan MHRS paneli ile önce aşıyı, sonra hastaneyi, en sonunda saati seçip randevu almıştır.
- Üyemiz ile aynı engellilik oranına sahip üyelerimize aşı hakkı çıkmamıştır. Üyemiz raporunu iki yıl önce “Ulusal Engelliler Veri Tabanına” kaydetmişti. Üyelerimiz arasında “Ulusal Engelliler Veri Tabanını” ilk kez duyanlar olduğu gibi hem e-devlet hem e-nabizda raporu görülen üyelerimize dahi aşı hakkı çıkmamış olup, e-raporlarının bu veritabanında kayıtlı olup olmadığını, nasıl kontrol edeceklerini dahi bilmemektedirler. Ulusal Engelliler Veri Tabanına neden kayıt olmak gerektiği ile ilgili bir işaret dili videosu da mevcut değildir.
- Üyemize randevunun alındığına dair SMS mesajı gelmiştir. Hastanenin adı ve “Covid-19 Aşı Uygulama (Biontech) polikliniği Covid-19 Aşı Uygulama Odası (Biontech)” şeklinde adres bilgileri, tarih, saat vs. şeklinde gelmiştir. Oysa aşının yapılacağı Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi sadece bir binadan oluşmamakta, kampüs gibi olup Osmanlı devletinden kalan tarihi binası, Vehbi Koç Acil Tıp Merkezi, Sadık Eratik Göz Klinikleri, Tıbbiye Binası ve ek binaları vs. ile bir çok farklı binayı bünyesinde barındırmaktadır. SMS ile gelen mesajda bina-blok adı, numarası vs. bilgiler mevcut değildi.
- Hastanenin ana girişinde danışma bankosu, aşı odasına dair yönlendirici tabelalar bulunmamaktaydı. Üyemiz hastane bölgesi içinde vatandaşlara sora sora “Tıbbiye Binasının” önündeki konteyner şeklinde tek katlı binalarda hizmet veren “Sağlık Kurulu” binasının önünde kovid-19 aşısı yapıldığını bulmuştur. İşaret dili bilmeyen vatandaşların aşı olmaya gelen sağır bireyleri yönlendirebilmesi pek tabii imkânsızdır.
- Aşı uygulama odasında paralel sıralar mevcuttu. Bu paralel sıralar da vatandaşlar tarafından randevu saatlerine göre oluşturulmuştu. Sıraların randevu saatlerine göre oluşturulduğunu gösteren tabela, görsel işaretler, sıraları ayıran şerit bant, yer çizgisi vs. mevcut değildi. Vatandaşlar gönüllülük esasıyla sıraları düzenliyor, yeni gelenlere saat sorup doğru sıraya girmelerini sağlıyorlardı. Sıraları düzenleyen herhangi bir görevli personel mevcut değildi. Bu kargaşadan dolayı aşı saati geçen bazı vatandaşlar ve güvenlik görevlileri arasında tartışmalar yaşandı.
- Üyemiz sırada beklerken bir vatandaş elindeki “onam formunu” göstererek üyemize doldurup doldurmadığını sormuştur. Formun çıktısını nereden alacağını soran üyemize ön tarafı işaret etmiştir. Üyemizin bu sayede tesadüfen formdan haberi olmuştur. “Sağlık Kurulu” binası önünde bir masa ve masa üstüne onam formları, kalemler konulmuştu. Sağır bireylerin bu formu doldurmaları gerektiğini kolaylıkla anlamaları mümkün olmadığı gibi “…yukarıda yazılanları okudum, anladım, tarafıma aşı uygulanmasına onam veriyorum” diye biten bilgilendirme ve onam formları sadece yazılı olup sağır bireyler için erişilebilir değildir. Anlatılanları anlamadığı için korkup aşıdan vazgeçen sağır bireyler olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Bilgilendirme ve onam formlarının bir köşesine yazıları anlamakta zorlanan sağır bireyler için işaret dili çevirisine yönlendiren bir karekod konulabilir. İşaret dili tercümanlı video çıkabilir. Sağır bireylerin yine BM EHİS 21. Maddeye göre bilgiye erişimleri bir haktır. Zira bu bilgilendirme ve onam formunda aşı sonrası oluşabilecek ateş, titreme, ishal, kusma gibi yan etkiler, aşı uygulandıktan sonra normal şartlarda 15 dakika, alerji öyküsü varsa 30 dakika sürecince aşı uygulanan kişinin sağlık tesisinden ayrılmaması gerektiği gibi kritik bilgiler bulunmaktadır.
- Üyemiz aşı sırası geldiğinde doktorun maskesi şeffaf olmadığı için dudak okumakta zorluk yaşamıştır. Doktorun sorduğu soruları anlamakta zorlanmıştır. Üyemiz doktorun maskesini indirmesini istemiştir. Bu sayede herhangi bir alerjik durumu olup olmadığı, penisilin-antibiyotik kullanıp kullanmadığı hakkındaki sorularına yanıt verebilmiştir.
- Aşıyı uygulayan doktor ikinci dozun tarihini üyemize söylemiştir. Aşı sonrası SMS ile gelen mesaj ise sadece ilk dozun uygulandığına ilişkin olup ikinci doz tarihini belirtmemektedir. Dolayısıyla sağır bireylere ikinci doz aşı tarihlerini www.e-nabiz.gov.tr’dan takip edebileceklerine dair önceden ve erişilebilir bir şekilde belirtilmelidir.
Tüm engellilerimizin ivedilikle aşılanmasını, aşılama öncesinde ve aşılama sırasında gerekli erişilebilirlik tedbirlerinin alınmasını talep ediyoruz.
İED YÖNETİM